BOŞANMA
Çekişmeli Boşanma Davası
Öncelikle boşanma davasında yetki hususunu
ele alalım
Hukuk Muhakemeleri kanunu madde 9 a göre; Her dava açıldığı tarihte
davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılır.
Türk Medeni Kanunu Madde 168; Boşanma veya ayrılık davalarında yetkili
mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan
beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.
Bu madde ye göre boşanma davaları için 3 ayrı mahkeme
yetkilidir.
- Eşlerden birinin yerleşim yeri
a-Davacının yerleşim yeri mahkemesi
b-Davalının yerleşim yeri mahkemesi
- Davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer
mahkemesidir
Kanunun bu şekilde düzenlenmesinin amacı kadının dava açma
hususunda kolaylık sağlamak ve hukuki manada koruma sağlamaktır. Türkiye de
genel olarak baba evine dönmek zorunda kalan kadınların maddi mana da dava
açılmasının zorlukları düşünülerek bu şekilde bir yetki düzenlemesi
yapılmıştır.
Görevli mahkeme
Görevli mahkeme Aile mahkemelerinin bulunduğu yerlerde aile
mahkemesi, şayet aile mahkemesi yok ise aile mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk
Mahkemeleri görevlidir.
Türk Medeni Kanunu’nda Düzenlenen
Boşanma Nedenleri
A.
Boşanma sebepleri
I. Zina
Madde 161-
Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan
eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina
eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava
hakkı yoktur.
II. Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış
Madde 162-
Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek
kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması
sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini
öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde bu sebebin doğumunun üzerinden
beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
III. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
Madde 163- Eşlerden biri küçük düşürücü bir
suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla
birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası
açabilir.
IV. Terk
Madde 164-
Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek
maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta
dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve
istem üzerine hâkim veya noter tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise;
terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye
zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş
de terk etmiş sayılır.
Davaya
hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim veya noter, esası incelemeden yapacağı
ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi
hâlinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilân
yoluyla yapılır. Ancak, boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı
bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava
açılamaz.
V. Akıl hastalığı
Madde 165- Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak
hayat diğer eş için çekilmez hâle gelirse, hastalığın geçmesine olanak
bulunmadığı resmî sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş
boşanma davası açabilir.
VI. Evlilik birliğinin sarsılması
Madde 166-
Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede
temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde,
davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır.
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve
evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir
yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.
Evlilik
en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin
davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu
hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek
iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî
sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi
uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde
tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu
değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde
tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.
Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış
bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten
başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat
yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden
birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.
Afyonkarahisar ve Ülkemizde Çoğunlukla Karşılaştığımız
Boşanma Nedenleri
Afyonkarahisar’da
özellikle karşılaştığımız sebep ise eşlerin ailelerinin sürekli olarak
çocuklarının üzerindeki hakimiyetlerini devam ettirmeye çalışarak evliliğe müdahil
olmalıdır. Bu müdahale bir süre sonra eşler arasında şiddetli geçimsizlik başta
olmak üzere devamında birçok farklı sorunlara yol açmaktadır.
Genel
itibariyle ülkemizde özellikle ortaya çıkan sebeplere değinilecek olursa
bunların başında ekonomik sıkıntılar ve gelişen teknolojinin olumsuz etkileri
gelmektedir. Ekonomik sıkıntıların yarattığı stres ve huzursuzluk eşleri
boşanmaya itmektedir. Teknolojinin gelişimi ile sosyal medyanın olumsuz
kullanımı da artmış olup sıklıkla bundan kaynaklı aldatma olaylarıyla
karşılaşmaktayız.
Velayet
hususuna ayrıca değineceğiz.
Her
boşanma davasında delillerin ve boşanma gerekçelerinin ayrı ayrı
değerlendirilmesi gerekir.